PEKİ, NEREYE VE KİME DOĞRUDUR bir kadının yatağındaki(!) GÜRÜLTÜYSE KELİMELER?

28 Ocak 2010 Perşembe

Frekansı Bozuk Radyo Alıcısı -V-




Gece düştü. Düşmesi illa da fiziksel bir eylem olarak algılanmamalı. Mecazen düşmüş de olabilir. Enerjisi düşebilir... Yorgunluktan düşebilir... Ayağı takılıp düşebilir... Bu, gecenin sakarlığı ve kaderiyle doğru orantılı gelişen bir şeydir. Ama düşme eylemi gerçekleştiğinde devamı da gelir. Bu, gecenin ruhunda geliştiği gibi aynen zamanın ruhunda da insanın ruhunda da gelişebilir. Ayağına yıldız takılır düşersin. Yüreğine yıldız takılır yine düşersin, fark etmez. Yani eylem tamamlanana kadar sonucu bilmek imkânsızdır. Gece sadece gecedir! Mesaisi biter ve gider. Mesaisi bittiğindeyse gün ışıyacak. Düşmek istemediği halde de pekâlâ düşebilir.


Burada basit bir kaç eylem var:


1- Bir insanın diğer insandaki bir duyuyu fark etmesi.
2- O insanın hissettiği şeyin gerçekten ne anlama geldiğini yada karşısındakinin bu durumunun neden kaynaklandığını öğrenmek istemesi..
3- Fark edenin fark ettiği anda kendini karşısındaki insanın cevabına götüren yolun başında olması
4- Fark edilenin durumdan haberdar olması ya da olmaması.
5- Fark edenin karşıya geçebilmesi için gerekli olan durum.
6- Fark edilenin o yolun başında gördüğü insanın elinden tutması ya da tutmaması
7- Fark edenin, fark ettiği şey konusunda karşısındaki insandan öğrendiği bilgiler.
9- Fark edenin gerçeğe ulaştığındaki durumu. Yanılgı ya da değil.


Yani fark eden, meraklarını ve gerçeğe ulaşma isteğini beraberinde sana getirir. Bu aslında her yol için yeterlidir. Fark ettiysen demekki ulaşabileceğin yolu bulmuşsundur. O yoldan neden gidemediğindir asıl soru. Yanılgı, eğer kesin bir ifadeyle gerçeğe gidiyorsan yaşanan bir şeydir. Yani sonuç kafanda kesindir ve gerçekle karşılaştığında yanılgı da bir gerçek olabilir.


Bunlar sade, anlık... 
Velhasıl dünya büyük bir galeri. Durum bundan ibaret.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder