PEKİ, NEREYE VE KİME DOĞRUDUR bir kadının yatağındaki(!) GÜRÜLTÜYSE KELİMELER?

12 Ocak 2010 Salı

Bir Garip Karşılaşma

O değildi! Gitarın tellerini kışkırtıcı bir şekilde parmaklarıyla buluşturan, ruhumu saran, sonra da hiçbir şey olmamış gibi masadan kalkıp o kadınla giden, o adam değildi! Nasıl olur da yüzüne bile bakmadığı bir kadınla birlikte olur ki? Oysa bütün bir gece biz vardık. Kimse yoktu.
"En az sen de benim kadar istiyorsun öyle değil mi?"
En az mı ? Niye böyle saçmasapan bir karşılaştırmaya beni de alet etmek istediğini anlayamıyorum bir türlü. O benim, sana ait olmadı ki! Her gece, parmaklarının o gitara dokunduğu her an, bedenim kadar ruhum da onunla eşlik ediyordu çaldıklarına. Sen ne kadarını biliyorsun ki?
"Yine bir yokluğun peşindesin Almena. O adam sana ait değil! O adam yalnızca o masada var olan yalnız, cesaretsiz, kendinden başkasını düşünmeyen bencilin teki. Kaç defa gördüm onu aylak kadınların peşinde. Kaç defa siyah saç tellerine doladığı parmaklarla, o masadan kalkıp gittiğine şahit oldum.Ve şimdi sen, benden, tüm bu gördüklerimi hiçe sayıp sana sorduğum o basit, anlamsız soruyu önemsiyorsun. Hayır Almena, hayır!" 
Gelecek biliyorum. Sen ne dersen de bu kapıdan içeri adımını atacak bir gün. Hem zaten o gece, yani beni baştan çıkarttığı o gece, istese de gitmeyi, ben kabul etmeyecektim. Yine de o değildi! Benim kararsızlığımı anlamış olmalı... Önceleri gözgöze gelmekten çok korkmuştum ama sonra nasıl olduysa o parmakların arasına alıp sıkıştırdı bedenimi. Birkaç masa ileride oturmama rağmen sanki kayıtsızca dokunuyor gibiydi. Tenimde onun müziğini usul usul hissediyordum.
"Sana ait olmayan, ama onun bir paçavra gibi kullanıp attığı kadınlarının müziğini demek istedin yani"
Neden bu kadar acımazsın! Neden, neden?
"Çünkü bazen bütün aklını yitirdiğini düşünüyorum. Tanıdığım kadının yerini bambaşka birisi alıyor. Yeni sen, eskisiyle bir türlü örtüşmüyor. Bastığın adımların, o ince topuklu ayakkabılarının ardında kendini saklamayı başaran gururlu ve dik kadının var ettiklerini yok etmeye çalıştığını görüyorum. Sen olamazsın, olmamalısın diyorum."
Seviyorum.
"Öyle mi? Neyi seviyorsun? Hiçbir zaman senin olamayacak kadar uçarı parmakları mı? Koklasan, her gece başka bir kadından arta kaldığı belli olan nefesini mi? Söyle sen gerçekte kimi, neyi seviyorsun?"
Bıktım senin şu mantık budalası sesinden. Söylediklerinden. Heyecanımı körelten yersiz sataşmalarından. Hem sen de söylemedin mi en az sen de benim kadar istiyorsun onu diye. Şimdi bütün bunlar ne anlama geliyor.Aklın sıra beni uzaklaştırıp sen birlikte olacaksın onunla değil mi? Anlıyorum seni. Yıllarca Almena bu olmaz, Almena onu oraya koyma, öyle yapma...Almena...Almenaaa.Yeter artık! Daha ne kadar seninle yaşamaya tahammül edebilirim bilmiyorum. Şeytan bazen vur kapıyı çek git diyor, uzaklaş...
"Hiç durma. Yapamayacağını sen de biliyorsun. Hem denemedin mi yıllarca? Kaç defa gidip saklandın adına arkadaş bile denmeyecek insanların yanına. Ne oldu peki sonra? Tıpış tıpış geldin yine yanıma. Kabul etsen de etmesen de bizi birbirimizden sen bile ayıramazsın."
Nasıl bu denli kendine güvenebildiğini bir anlasam. Tamam, belki seni arkamda bırakıp uzaklaşma denemelerim olmuş ve sonrasında geri gelmiş olabilirim. Sırf seni yüzüstü bırakmayı istemediğim, onca yılın hatırı var diye geri döndüm. Ama şimdi anlıyorum ki boşunaymış tüm o düşündüklerim. Ben sana kıyamadıkça, üzüldükçe sen beni yok etmek için elinden geleni yapıyorsun. Bunun için mi döndüm hep yanına yani?
"Döndün çünkü gittiğin yerlerde bulacağını umduğun hiçbir şeyle karşılaşmadın. Koca bir hayal kırıklığı oldu hepsi. Tıpkı bu adamda yaşayacağın gibi. H-a-y-a-l k-ı-r-ı-k-l-ı-ğ-ı..."


O değildi değil mi? Yani öylece geçip gitmiş olamaz değil mi o kadınla. Yani o olmamalı. Onca zaman özenle beklediğim bir anı yıkıp geçmiş olamaz değil mi? Aklımı oynatacağım. Bir kaç kadeh bir şeyler içmeliyim. O geceyi yeniden yaşamalıyım. Oraya gitmeliyim. Belki beni yeniden görürse değişir her şey ha, ne dersin?
"Git Almena. Bu defa durdurmayacağım seni. Ne yapmak istiyorsan onu yap. Ama ne olur, yanıma gelip de o malum sorularını sorup durma sakın! Madem benim sesim sana katlanılmaz geliyor. Susuyorum o halde."
Tamam fakat önce o muydu değil miydi bu soruma cevap ver?
Hey!! Kime diyorum, cevap versene.
Susma.
Ne olur bir şeyler söyle, yalvarırım. Sana ihtiyacım var anlamıyor musun?
Nasıl beni böyle çaresiz bırakabilirsin?
Hadi söyle...
O muydu?
...
...
...
...
"Bendim."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder