PEKİ, NEREYE VE KİME DOĞRUDUR bir kadının yatağındaki(!) GÜRÜLTÜYSE KELİMELER?

5 Mart 2011 Cumartesi

Bozgun

Suskunlukların da dili çözülür elbet. Bir gece, hiç beklenmeyen dar bir kapı aralığında, bir çift yeşil göz inceden inceye resmedebilir meselâ süzgeçten geçmek bilmeyen geçmişi.

Sevdalar dalga boyu iner geceye. Ardından bir ses düşer tene ve karışır hoyrat masalların yazgısına.
Kalem, parmak uçlarından alın yazısını giydirir genç kadına.
El, ellerin üzerinde ölümsüzleşir,
Ten, yâr kokusunda...
Böyle başlar tarihin en anlamlı aldatmacası(!) Sonra birden düşer gecenin bel kemiği. Ritimsiz, alçaktan düşme. Hüzün salgıları damarlardan usulca kımıldamaya başlar. Rüzgârlar göç mevsiminde baş gösterir. Beklenmeyen bir bakış, unutkanlıkların arasından gelip yerleşen bir tanışıklık, resmi gidişinle duvardan indirilmiş bir sabahta fark edilmekle edilmemek arasında bir yerde kendisini hissettirir...
Neden sorgusu dilin ucunda yuvarlanırken,
varoluşu didikler sevinin
eskiyenleri...

İstenmeyen suskunluklar yerleşir kalple dimağ arasına. An suskunlukla devleşir ve sözler, eski sevişmelerin odasında buzdolabının üzerindeki kartların arkasına kapatılır.

Suskunlukların da yazgısı bozulur yarim.
Onların da sonu yazılır.




Bir adam görmüştüm...
Siyahtı, yoktu...
Kadın yaklaştı ona, bembeyaz bir öykü gibi duruyordu renksizliğin ortasında...
Kısa bir öykü yazabilirdi yazar ama vazgeçti...

1 yorum:

  1. ''Suskunlukların da yazgısı bozulur yarim.
    Onların da sonu yazılır''.Bu kadar olur.Yazı klip çok güzel.Klip te yerinde kullanılmış.Süper olmuş.Teşekkürler...

    YanıtlaSil